Dünya Fosil Yakıt İle Çalışan Araçları Kullanmaktan Vazgeçiyor
Dizel araçların kullanımının azaltılmasıyla başlayan sürece gün geçtikçe benzinli araçlar da önemli ölçüde dahil oldu. Avrupa Parlamentosu Çevre Komitesi tarafından ‘Fit For 55 İklim Paketi’ kapsamında alınan karar ile 2035 yılına kadar fosil yakıt ile çalışan araçların elektrikli veya hidrojenli araçlarla değiştirilmesi öngörülmektedir. Bu karar ile birlikte Avrupa’da otomotiv sektöründe bir devir sona erecek. Türkiye’nin de dahil olduğu 33 ülkede hayata geçmesi planlanan uygulamayla ulaşım kaynaklı emisyonların azaltılması hedefleniyor.
Ulaşım kaynaklı emisyonlar, salınan sera gazı emisyonları arasında 5. sırada bulunmaktadır. Karayolu ulaşımı ise sektördeki emisyonların %89’unu oluşturuyor. Bu sebeple İngiltere, Kanada, Norveç, Danimarka, Finlandiya gibi ülkelerin de arasında yer aldığı 33 ülke ve Ford, Jaguar, Land Rover, Volvo, Mercedes-Benz gibi önemli markaların bulunduğu 11 otomobil üreticisi alınan karara destek vermiş durumda. Bu karar, küresel ısınmayı 1.5°C’nin altında tutma hedefi için oldukça önemli.

İlginizi Çekecek İçerik : ‘İklim Değişikliğinin Nedenleri ve Sonuçları‘
Avrupa Parlamentosu Çevre Komitesi tarafından alınan kararda 46 üye bu değişikliğe onay vermesine rağmen 40 üyenin onay vermediği ve 2 üyenin de çekimser oy kullandığını belirtmeden geçmeyelim. Ayrıca ikinci el araçlar da bu karardan etkilenmeyecek.
Fosil Yakıt Kullanan Araçların Devri Bitiyor Mu?
Ulaşımda kullanılan enerji yaklaşık olarak %95 oranında petrol kaynaklı yakıtlardan, yani benzin ve dizelden sağlanmaktadır. Rudolf Diesel ve Nikolaus Otto tarafından icat edilen dizel ve benzinli motorları artık ulaşım amacıyla kullanmamak için önemli çalışmalar gerçekleştiriliyor. Gelecek nesillerin hakkımızda kötü düşünmemesi için biraz geç kalmış olabiliriz. Fakat ülkeleri fosil yakıt kullanmaktan alıkoyması gereken birçok faktör mevcut;
- CO2, CO, NOx, SO2, HC, C6H6 ve diğer partiküllerden kaynaklanan sağlık sorunları ve kanser oranındaki artış
- Fosil yakıt kullanan motorların düşük verime sahip olması
- Fosil yakıt ile çalışan araçların iklim değişikliğine olumsuz etkisi
- Hava, su ve gürültü kirliliği problemleri
- Fosil yakıtların pahalı elde edilmesi ve araçların bakım masraflarının yüksek olması

Fosil yakıtların bu kadar yoğun bir şekilde kullanıldığı bir dünyada çevreci bir enerji kaynağına yönelmek dengeleri biraz değiştirecek gibi duruyor. Aslında ilk elektrikli otomobil Robert Anderson tarafından, içten yanmalı motora sahip olan otomobilden çok daha önce üretilmişti. Fakat şarj edilebilir bir batarya bulunmadığından yaygın kullanımı sağlanamamıştır. Batarya ise ilk olarak 1775 yılında İtalyan fizikçi Alessandro Volta tarafından üretilmiştir. Bununla birlikte batarya ve elektrikli araç teknolojisi halen gelişime oldukça açıktır. Fosil yakıt kullanan araçlardan elektrikli araçlara geçiş aşamasında yaşanabilecek bazı problemler mevcuttur;
- Satış ve kiralama modellerinin değişecek olması
- Tüketici ihtiyaçlarının yeniden yorumlanması ve müşteriye ulaşabilme
- Mevcut otomobil üreticilerinin yeni otomotiv firmaları, şarj ve batarya firmaları ile işbirliğine gidecek olması
- Tüketicinin elektrikli araçlar hakkında eğitim eksikliği,
- Şarj istasyonlarının yaygınlaşmasının gerekliliği
İlginizi Çekecek İçerik : ‘Hibrit ve Elektrikli Otomobil Arasındaki Farklar Nelerdir?‘
Fit For 55 Nedir?
Dünyada günümüz itibariyle 1 milyardan fazla fosil yakıt kullanan otomobil bulunmaktadır. Bu araçlar, atmosfere salınan CO2 emisyonlarının %30’undan fazlasını üretmektedir. Otomobillerin yoğun kullanımından kaynaklanan fosil yakıt emisyonlarının azaltılması, Fit For 55 İklim Paketi‘nin bir parçasıdır. Bu paketle sera gazı emisyonlarında 1990 yılına kıyasla 2030 yılına kadar %55’lik bir azalma hedeflenmektedir. Bu sebeple Avrupa’da 2035’e kadar fosil yakıtlı araçların yerini elektrikli ve hidrojenli araçların alması planlanmıştır.
Tavsiye İçerik : ‘Fit For 55 Paketi ve Avrupa Yeşil Mutabakatı’