Zamanın Sürekli Tek Yönde Akmasının Sebebi Nedir?
Zaman, geçmişten günümüze geleceğin akışıdır. Eğer sistemde bir değişiklik yoksa o sistem zamansız, yani sonsuzdur. Evrenin dördüncü boyutu olarak tanımlanan zaman, somut bir kavram olmasa da geçişi ölçülebilir bir parametredir. Yani zamanın kendisi değil, insanoğlu tarafından tanımlanan ve herkes tarafından kabul edilen aralıklar ölçülür. Dünyanın kendi ekseni etrafında 1 tur dönmesi 24 saat; dünyanın güneş etrafında 1 tur dönmesi 365 günlük zaman aralıklarıyla tanımlanmıştır.
Bir cam bardağın sertçe yere düşmesi sonucunda görülmesi beklenen durum o bardağın kırılmasıdır. Fakat bu olayın tam tersini görmemiz teorik olarak mümkün olsa bile pek de olası değil. Çünkü evrendeki tüm sistemler düzensizliğe, yani bir sona doğru hareket eder. Bu durum, termodinamiğin ikinci yasasında belirtilen entropi ile açıklanır. Benzer şekilde benzinin yanması sonucu ortaya çıkan egzoz gazı tam tersine benzin haline getirilip tekrar yakılamaz. Evrendeki düzensizliğe ulaşma çabasının başlangıcı olarak büyük patlamayı ele alırsak zamanın hep ileri doğru aktığını ve hala sistemin enerjisini boşaltmakta olduğunu söyleyebiliriz. Yani aslında büyük patlama geçmişte olup biten bir olay değildir. Büyük patlama halen devam ediyor ve bu sebeple evren hızla genişliyor. Zamanın sürekli ileri doğru gittiği bir evrende entropi de daima artmaya devam eder. Bu durum zamanın oku kavramı ile açıklanabilmektedir.
Zamanın Okları
Zaman oku kavramı ilk kez 1927 yılında İngiliz astronom Arthur Eddington tarafından ortaya atılmıştır. Buna göre bir bardak sıcak suyun zamanla soğuması, entropinin artmasıyla oluşan zamanın termodinamik okudur.
Zaman sürekli ileri doğru hareket ettiğinden geleceği değil geçmişi hatırlarız. Gökyüzüne baktığımızda gördüğümüz güneş ışıkları ve yıldızların parıltısı aslında geçmişte ortaya çıkmıştır. Geçmişe yolculuk anılarla veya teorik açıklamalarla mümkün olsa da hayali kurulan geleceğe yolculuk yapılamaz. İşte bu da zamanın psikolojik okudur.
Zamanın üçüncü oku ise kozmolojik oktur. Bu durum, büyük patlamadan sonra evrenin daima genişleme yönünde hareket ettiğini açıklar. Buna göre evrende kullanılabilir tüm enerjiler zamanla ısıya dönüşmüş olacaktır. Entropinin giderek artıyor olması, zamanın tek taraflı aktığının göstergesidir.
Zaman Neden Tek Yönde Akar?
3 boyutlu uzayda X-Y-Z eksenlerinde ileri ve gidebiliyorken neden zamanda sadece tek yönde ilerleyebiliyoruz? Zamanda geriye doğru gidilemeyeceğine dair en önemli örnek büyükbaba paradoksudur. Bu paradoksa göre geçmişe gidip büyükbabanızı öldürürseniz babanız hiç doğmayacaktır. Bu sebeple siz de doğmayacağınızdan geçmişe gidip büyükbabanızı öldüremezsiniz. Einstein’ın da en önemli sorusu buydu. Einstein’a göre zaman, geleceğe doğru akmakta olan bir olgu değildir. Sırayla yaşanan tüm anlar aslında evrende aynı anda bulunurlar. Yolda hangi ana denk gelirsek onu yaşarız.
Termodinamiğin ikinci yasasına göre; ısı asla daha soğuk ve düşük enerjili bölgeden daha sıcak ve yüksek enerjili bir bölgeye akmaz. Yani entropi azalmaz. Yani düzensizlik azalmaz. Bu sebeple zaman da sürekli ileriye, düzensizliğe doğru tek yönde akar.
Entropi kavramını keşfeden Ludwig Boltzmann, entropinin artmasıyla evrenin ilerde sabit bir sıcaklığa ulaşacağını ve homojen bir gaz bulutu haline geleceğini savunur. Entropi artışı ile zamanın ileri gittiğini göstermesine rağmen mikro ölçekte bu durumu ispatlayamadığından intihar ettiği söylenir. Boltzmann, evrenin işleyişini açıklayan en temel denklemlerden birini keşfetmiştir. Bu denklemde S entropi, W olasılık ve k Boltzmann sabitidir. Entropi formülü, Boltzmann’ın mezar taşının üzerine kazınmıştır.
İlginizi Çekecek İçerik : ‘Termodinamik Kanunları ve Evrenin Entropisi’
Eşyaların ve insanların entropilerinin azalmasını ve bu sayede zamanın akışını tersine çevirerek geriye doğru gidilmesini mümkün hale getiren bir teknoloji ‘Tenet’ filminde ele alınıyor. Inception ve Interstellar gibi başyapıt olarak kabul edilen filmlerin yönetmeni Christopher Nolan, bu filmde de akılları zorlamaya devam ediyor.